Evlilik tazminatı, kadın çalışanların evlilik nedeniyle işten ayrılma durumunda alabildikleri bir tazminat türüdür. Nikah kıyılması sonrasındaki 1 yıl içerisinde kadın çalışanın işten ayrılmış olması gerekir. Aksi takdirde bu tazminatı alamaz.
“Evlilik tazminatı nedir?” ve “Evlilik tazminatın hukuki zemini nedir?” soruları kapsamında ilk olarak Anayasa madde 50 incelenmelidir. İlgili maddeye göre kadınların çalışma şartları bakımından özel olarak korunacağı belirtilmiştir. Diğer bir hukuki dayanak ise 1475 sayılı İş Kanunu madde 14’te yer almaktadır. Yasaya göre kadınlar evlendikleri tarihten itibaren 1 yıl içerisinde kendi arzuları ile iş akdini sona erdirip kıdem tazminatı talep edebilirler.
1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesinde evlilik tazminatı ile ilgili kısım şöyledir:
“…kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile iş akdini sona erdirmesi… hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için aynı oran üzerinden ödeme yapılır.”
Evlilik nedeniyle işten ayrılacak kadın çalışanların yerine getirmesi gereken çeşitli koşullar mevcuttur. Ön planda tutulması gereken evlilik tazminatı şartları ana hatlarıyla aşağıdaki gibidir:
Son olarak evlenme tarihinden sonraki 1 yıl içerisinde iş sözleşmesinin iptal edilmiş olması gerekir. Belirtilen şartlardan herhangi bir tanesinin yerine getirilmemesi, evlilik nedeniyle alınabilecek kıdem tazminatının hak edilmemesine sebebiyet verebilir.
Ayrıca kadın çalışanın işten ayrılmadan önce ihbar tazminatı ile karşı karşıya kalmaması adına işverene önceden bilgilendirmede bulunması gerekir. İhbar tazminatı hem işçi hem de işverenin korunmasını sağlayan ve hukuki temeli bulunan bir tazminattır.
Evlilik tazminatı hesaplaması, çeşitli unsurların dikkate alınması ile gerçekleştirilir. Evlilik tazminatı hesaplamasında kullanılan formül şu şekildedir:
Hesaplama yapılırken kadın çalışanın aynı iş yerinde çalıştığı her bir sene için son aldığı giydirilmiş ücretin 30 günlük tutarı ön planda tutulur.
Kıdem tazminatı hesaplama adımları son derece önemlidir. Kıdem tazminatlarından biri olan evlilik tazminatında doğru hesaplama yapılması, işverenin çalışana ödeyeceği miktar ile ilgili net bir veriye ulaşmasını sağlar. Hesaplamada yanlışlık yapılması, işverenin cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalmasına neden olabilir.
Evlilik tazminatı formülü dikkate alınarak örnek bir hesaplama yapılabilir. Bir kadın işçinin 2 yıl boyunca aynı iş yerinde çalıştığını varsayın. Bu kadının aldığı son brüt aylık ücret ise 20.000 TL olsun. Bu durumda evlilik tazminatı 2x20.000 = 40.000 TL olacaktır.
Tazminat hesaplamasında dikkat edilmesi gereken çeşitli hususlar mevcuttur. Bu hususlar genel hatlarıyla şu şekildedir:
İşveren tarafından tazminatın ödenmemesi halinde işten ayrılma sürecinden itibaren 5 yıl içinde dava açılabilir. Ayrıca yıllık izinlerini kullanmayan çalışanlar, işçi alacakları davası açabilir ve alacaklarını da işverenden talep edebilir.
Evlilik tazminatı başvurusunun yapılabilmesi için ilk olarak şartların karşılanıyor olması gerekir. Şartları karşılıyor olan kadın çalışanlar, iş sözleşmelerini feshetmek durumundadır. İşten ayrılma gerekçesinin detaylı bir şekilde ifade edildiği noter onaylı dilekçe ve evlilik cüzdanı fotokopisi temin edinilmeli, noter aracılığıyla başvuru gerçekleştirilmelidir.
Evlilik tazminatı başvuru sürecinde yasal bir şekilde hareket edilmesi gerekir. İş sözleşmesini feshetmek isteyen kadın çalışan, işverene başvuru sürecinde genel olarak şu adımları atmalıdır:
İşveren tarafından en kısa sürede çalışana cevap verilmesi gerekir. Ancak bu hususta fesih bildirimine dönüş ile ilgili net bir süre kısıtlaması bulunmamaktadır. Dilekçenin kabul edilmesi ve onaylanması sonrasında çalışana ödemesi yapılır. İşverenin tazminatı reddetmesi durumunda çalışan, İş Mahkemesi’ne başvuruda bulunabilir.
Tazminat dilekçesinin doğru bir şekilde hazırlanması, tazminat alınabilmesi adına önemlidir. Bu nedenle aşağıdaki gibi bir dilekçe yazılabilir:
“Sayın ….
….evlilik sebebiyle tazminat hakkımı talep etmekteyim. Çalışmaya devam etmekte olduğum …. firmasındaki görevimi aynı şekilde yerine getirmekteyim ve evlilik tazminatımın, iş sözleşmesinde belirlenen şartlar çerçevesinde ödenmesini talep etmekteyim.
Bu konuda gereğinin yapılmasını arz ediyorum.
Saygılarımla,
Ad Soyad”
Evlilik tazminatı alınabilmesi için noter onaylı dilekçe başta olmak üzere çeşitli belgelerin temin edilmesi gerekir. Evlilik cüzdanı ve fotokopisi, resmi nikah belgesi ve tazminat dilekçesi; başvuru sırasında sunulması gereken belgelerdir. Dilekçede işten ayrılma nedeni, tarihi ve diğer bilgilerin yer alması gerekir.
Evlilik tazminatı başvurusunda bulunurken ilgili kanunda belirtilen şartların yerine getiriliyor olmasına dikkat edilmelidir. Evlilik tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde başvuruda bulunulması gerekir. 1 yılın geçmiş olması, tazminat hakkının sonlanması anlamına gelir. Bununla birlikte 1 yıl içerisinde herhangi bir zaman diliminde, doğru bir şekilde hazırlanmış başvuru dilekçesinin hazırlanması ve işverene sunulması mümkündür. Dilekçede işten ayrılma sebebi doğru ve detaylı bir şekilde yer almalıdır.
Evlilik tazminatında hesaplama yapılırken giydirilmiş aylık brüt ücret esas alınır. Bu ücret, çalışanın evlilik sürecine kadar çalıştığı yıl sayısı ile çarpılır. Böylelikle ödenecek toplam miktara ulaşılmış olur. İşveren, kıdem tazminatını yapılan hesaplamalar sonrasında elde edilen rakam üzerinden ödemek durumundadır. Ödenmemesi halinde çalışan, işten ayrılması sonrasındaki 5 yıl içerisinde işverene dava açabilir.
Evlilik tazminatı erkek çalışanlar tarafından talep edilemez. Evlilik tazminatı kimlere verilir sorusu dahilinde sadece kadın çalışanlar tarafından talep edilebildiğini söylemek mümkündür.
Evlilik tazminatı, en az 1 yıl süreyle aynı iş yerinde çalışmakta olan kadın çalışanın evlenmesi ve tazminata başvurması sonrasında işveren tarafından ödenmek zorundadır. Ödemenin yapılabilmesi için kadın çalışan tarafından şartların yerine getirilmiş olması gerekir. Şartların yerine getirilmemesi ya da başvuruda çeşitli sorunların çıkması, tazminatın hak edilememesine neden olabilir.
İşveren tarafından kıdem tazminatının ödenmemesi halinde işçi hukuki zeminde hakkını arayabilir. Arabuluculuk kanalı ile sorun çözülmediği takdirde İş mahkemelerine müracaat edilmesi gerekir. Süreç sonunda çalışan lehine haklı fesih kararı çıkması durumunda ise işveren, kıdem tazminatını ödemekle mükelleftir. Belirlenen süre içerisinde işveren tarafından ödemenin yapılmaması durumunda ise fesih tarihinden itibaren faiz işler. Dolayısıyla işveren, faizli tutar ödemek durumunda kalır.