Sermaye şirketi veya şahıs şirketi olarak kurulan her işletmenin kurulduktan sonra sorumlu olduğu belirli vergisel yükümlülükleri bulunur. İşletmenin sürdürülebilmesi ve cezai işlemlerden kaçınılması adına söz konusu vergisel yükümlülükler karşılanmalıdır. Bu yükümlülüklerin karşılayabilmek için ise ilgili kuruluşlara belirli beyannamelerin sunulması gerekir.
Bir girişimin başarısını ve sürdürülebilirliğini etkileyen çeşitli faktörler bulunuyor. Bu faktörlerin başında ise bir işletmenin finans yönetimi üzerinde oldukça etkili olan muhasebeleştirme süreci geliyor. Bu süreç ödemeler, beyannamelerin takibi, çalışan ücretleri ve daha pek çok hem iç işleyişe hem de hukuki kapsama yönelik faaliyetleri içeriyor. Bu nedenle, söz konusu faaliyetlerin düzenli ve zamanında gerçekleştirilmesi iş süreçleri ve hukukî açıdan önem taşıyor.
Şirketler sermaye şirketleri ve şahıs şirketleri olarak iki ana türe ayrılıyor. Bu şirket türlerinden her birinin kendine özgü özellikleri, kurulum süreçleri ve gereklilikleri bulunuyor. Bu nedenle, şirketlerin türüne göre kurulum maliyetleri farklılık gösterebiliyor. Bu yazımızda, sizler için şirket türlerini açıklayarak türüne göre şirketlerin kurulum süreçlerinde ortaya çıkan maliyet kalemlerini bir araya getirdik.
Kanunen kabul edilmeyen giderler, firmanın faaliyet alanına ve hacmine göre farklılık gösterir. Her işletmenin kanunen kabul edilmeyen giderleri bilmesi oldukça önemlidir. Bu nedenle Gelir Vergisi mükellefleri, 231 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun ve Gelir Vergisi Kanunu’nun ‘İndirilecek Giderler’ ve ‘Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler’ başlıklarında yer alan maddelerin hükümlerini dikkate almalıdır.