Ücretsiz izin, çalışanın iş sözleşmesi devam ediyorken ücret almadan belirli bir süre işten uzak kalmasıdır. İş Kanunu tarafından çalışana verilen bir tür hak olan izin çeşidi, işyerinin korunmasını da sağlar. Bu nedenle işveren için de bir hak olarak görülebilir. İznin kullanılabilmesi için çeşitli şartların yerine getirilmesi gerekir. Bu şartlar, çalışan ve işveren tarafından ücretsiz izin hakkının kötüye kullanılmasını önler.
Ücretsiz izin ile ilgili yasal düzenlemeler, 4857 İş Kanunu’nda yer alır. İş Kanunu’nda yer alan ücretsiz izin uygulamaları şu şekildedir:
4857 sayılı İş Kanunu bazı özel durumlarda işçiye tek taraflı olarak ücretsiz izne ayrılma imkanı tanımıştır. Aşağıda incelenen durumlarda sözleşmede yer alan bir hükmün uygulanması yahut tarafların anlaşması ile çalışma koşullarının değiştirilmesi değil, yasanın işçiye tanıdığı bir hakkın kullanımı söz konusudur.
İşçi yıllık ücretli iznini, işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirmek isteyebilir. Bu takdirde, iznini geçirmek istediği yere gidiş ve dönüşünde geçireceği zaman, yıllık izin süresinin azalmasına sebep olabilir. Kuşkusuz, bu durum, yıllık ücretli iznin amacını tam olarak yerine getirmesine, yani işçinin dinlenebilmesi amacına uygun düşmez. Bunun için Kanunda, iznini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir yerde geçirecek olan işçilere bir olanak tanınarak, talep etmesi ve bu durumu belgelemesi koşulu ile gidiş ve dönüşlerinde yolda geçecek süreleri karşılamak üzere işveren tarafından “toplam dört güne kadar ücretsiz izin” verilmesi öngörülmüştür Yıllık ücretli iznin bölünerek kullanılması halinde dahi bu dört günlük ücretsiz yol izninin süresi değişmeyecektir. Başka bir deyişle, yıllık ücretli iznin örneğin ikiye bölünerek kullanılması halinde sekiz gün değil sadece dört günlük yol izni verilecektir. Kuşkusuz, sözleşmelere aksi yönde hüküm konularak hem bölünerek kullanım için ayrı ayrı dört günlük yol izni verileceği öngörülebilir hem de dört günlük yasal süre artırılabilir
4857 sayılı İş Kanunu’nun “Analık Halinde Çalışma ve Süt İzni” başlığını taşıyan 74. maddesine göre kadın işçinin doğum öncesi ve sonrasında toplam onaltı hafta çalıştırılmaması esastır. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önce çalıştırılmayacak sekiz haftalık süreye iki hafta daha eklenecektir. süreler işçinin sağlık durumuna ve işin özelliğine göre doğumdan önce ve sonra gerekirse artırılabilmektedir. Bu süreler hekim raporu ile belirlenir. Bu süreye ek olarak çalışanlar, talep ile ücretsiz izin alabilir.
İşveren ve işçinin anlaşması halinde aylıksız izin düzenlenebilir. Aylıksız izne dair kanunda herhangi bir düzenleme mevcut değildir. Kısacası işveren ve çalışan anlaşması durumunda çalışan izne ayrılabilir.
Ücretsiz izin alınabilmesi için çeşitli şartların yerine getirilmesi gerekir. Ücretsiz izin şartları ana hatlarıyla şu şekildedir:
Son olarak 4857 sayılı Kanun madde 22’ye göre;
"İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir."
Ücretsiz izin talebi işverenden geliyorsa, bu durum çalışma koşullarında esaslı değişiklik teşkil edeceği için işçiden yazılı onay alınması esastır. İş Kanunu’nun 22 nci maddesi hükmünce “işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz.”
İşverenin talebi üzerine işçinin ücretsiz izne çıkarılması işçinin onayına bağlıdır. Tek taraflı olarak işçinin ücretsiz izne çıkarılması işçiye haklı fesih imkanı tanımaktadır.
Ücretsiz izin hakkı kapsamında çalışanlar tarafından herhangi bir ücret ödemeden izin alınabilir. Çalışan sağlık sorunları, ailevi durumlar gibi nedenlerle bu izni kullanma hakkına sahiptir. İşveren de çalışanına yazılı olarak bildirmek kaydıyla iş yerini korumak için ücretsiz izne çıkarabilir. Çalışanlar için ücretsiz izin avantajları arasında çalışanın belirli bir süre işten uzaklaşması yer alır. Böylelikle çalışan dinlenerek motivasyonunu arttırır.
Ücretsiz izin süresince çalışan izin boyunca çalışmaz ve işverenden herhangi bir maaş ödemesi almaz. İş Kanunu’nda özel sektörde doğum sonrası ücretsiz izin, ücretsiz izin yol hakkı şeklinde bir düzenleme yapılmıştır.
Ücretsiz izin, işveren ve işçi arasındaki anlaşma sonrasında kullanılır. İzin boyunca işveren herhangi bir maaş ödemesi almaz. Aynı zamanda bu süre içerisinde çalışanın SGK primi de ödenmez. Ücretli izin ile ücretsiz izin farkları arasında ücretli izin kapsamında, izin süresi boyunca çalışanın maaş almaya devam etmesi önemli bir yer edinir.
Uyarı: Multinet Up Blog’da yer alan içeriğin yalnızca bilgi verme amaçlı olduğunu, bilgilerin Multinet Up Blog’un hazırlanma tarihindeki bilgilere dayanarak hazırlandığını ve bilgilerin daha sonra değişebileceğini unutmayınız!